Güneş Sistemi, merkezde Güneş ve onun etrafında dönen Dünya dahil 8 gezegenden meydana gelen bir sistem olarak tarif edilebilir. Bir bakıma, bu tarif, Güneş Sisteminin bütün üyelerini kaplamadağı için yeterli görülemeyebilir. Çünkü, bu sistem içinde astreoid adı verilen ve Mars ile Jüpiter arasında bulunun irili ufaklı on binlerce gök cismi de vardır. Ayrıca meteorlar (göktaşları) Güneş Sisteminin vazgeçilmez unsurları arasında yer alır.  Gözle görülmeyen kozmik ışınlar, yüklü ve enerjik parçacıklar da bu sisteme dahildir.  Güneş'in yaydığı o akıl almaz derecede yüksek ısı ve ışık radyasyonları  ile ''Güneş Rüzgarları'' denilen ve Güneşten fışkıran atom parçacıkları ile nötrinolar da bu sistemin içinde sayılır. Nihayet kuyruklu yıldızları da Güneş Sistemine dahil edince, sistemin bütün üyeleri artık tamamlanmış olacaktır. Aslında en mühim bir ''üyeyi'' unutmuş göründük: BOŞLUK.

 

Güneş Sistemi, alan olarak iki boyutta, yahut hacim olarak üç boyutta o kadar geniş bir yer kaplar ki, sistemi bütünüyle bom boş olarak da düşünebiliriz. Çünkü, Güneş, Ay, gezegenler gibi maddi gök cisimleri birbirinden o kadar uzaktadırlar ki, bu sistemin ''üyeleri'' adeta sonsuz bir boşluğun hüküm sürdüğü ürpertici  bir ''yalnızlık' içinde bulunurlar. Milyonlarca ve milyarlarca kilometrelik yol boyunca hiçbi şeye rastlanmadan bom boş, simsiyah bir uzay boşluğu sergilenebilir. Doğunun, batının, kuzeyin, güneyin belli olmadığı, ''yukarı'' ve ''aşağı''  mefhumlarının  manasını yitirdiği  bir ıssızlık alemi. Boşluk! Zaman ve mekan tariflerinin güçlükle yapılabildiği bir ortam, boşluk! Uzay boşluğu! 1cm küpü hacim içinde pratik olarak hiçbir ''atom'' bulunmayan  yoğunluğu sıfır,  basıncı sıfır, karanlık bir boşluk işte...